Engin Tumbaz; 22 yıl önce 17 Ağustos 1999 gece saatler 03.02’yi gösterirken Gölcük merkezli bir deprem meydana geldi. Binlerce vatandaşımızın yaşamını yitirmesine ve on binlerce vatandaşımızın da yaralanmasına yol açan Marmara depremi, milletimizin yaşadığı en acı felaketlerden biri olarak tarihteki yerini almıştır. Ülkemiz, dünyanın en önemli deprem kuşaklarından birinin üzerinde bulunmaktadır. Olası depremlere karşı dayanıklı konutların yapılması, depreme karşı bilinçlendirmenin sağlanması kaçınılmaz bir ihtiyaçtır. Japonya gibi deprem ile yaşamayı öğrenmiş ülkelerde olduğu gibi mühendislik esasları ile inşa edilmiş ve yapı denetimi hizmeti almış binalardan oluşan kentsel dönüşümü tamamlamış şehirlerde depremin korkutucu sonucu insanlarımız tarafından hissedilmeyecektir. Bahse konu insan hayatıdır ve her şeyden mühimdir. İnsanın canına kast eden de deprem değil ihmaldir, tedbirsizliktir.
“Yaşadığımız Acılardan Ders Çıkarmalıyız”
Ülkemizin büyük bir bölümü maalesef sadece deprem değil diğer tabi afetlerin de riski altındadır. Mühendislik hizmeti görmemiş, yıpranmış, depreme karşı dayanıksız yapılaşma, güvenliğimizi tehdit etmekte yaşam kalitemizi de düşürmektedir. Bu anlamda; kamu kurum ve kuruluşları, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlarımız, ortak sorumluluk ve duyarlılık içinde davranmalı ve hazırlıklarını buna göre yapmalıdırlar. Bu vesileyle, 17 Ağustos Marmara depreminin yıldönümünde, böyle bir acının ülkemizde ve dünyada bir daha yaşanmamasını temenni ediyor, depremde kaybettiğimiz deprem şehitlerimizi rahmetle anıyor, yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyorum” ifadelerini kullandı.
Güncelleme Tarihi: 16 Ağustos 2021, 12:41