"İbret-i alem için asacaksın bunları Taksim Meydanı'nda" ya da "Sallandıracaksın bunları Taksim'de bak bakalım bir daha böyle oluyor mu?"
Bunlar kafamız attığında isyan noktasına geldiğimizde hepimizin sık sık kullandığı klasik sözlerdir. Herkesin dediği, istediği ama kimsenin yapamadığı şeyler...
Hani demokrasiydik biz? Hani halkın dediği oluyordu? Hani Milli İrade her şeydi? Lafa gelince atıp tutmak çok kolay meydanlarda. Meydanlarda sürekli kendisinden idam isteyen vatandaşa ne diyordu Cumhurbaşkanı? Meclis getirirse ben onaylarım. Sanki meclis Cumhurbaşkanının isteği dışında çalışıyor. Sanki meclisteki hakim güç Cumhurbaşkanının iki dudağının arasından çıkacak söze bakmıyor. Milleti kandırmaya gerek yok Sayın Cumhurbaşkanı. Eğer siz isterseniz idam hemen gelir. Üstelik artık iktidar partisinin genel başkanı oldunuz. Bu saatten sonra lafı gevelemenin anlamı yok. Sorumluluk sizin.
Evet, millet idam istiyor. Bu gayet açık. Adalet ve Kalkınma Partisi'nin 2004 yılında yani ilk iktidara geldiği dönemde ilk yaptığı icraatlardan biri olan idamı kaldırmak bir hataydı ve bu yanlıştan bugün artık dönülmek zorunda. Dönülmeli diyorum çünkü ülkede vicdanları yaralayan pek çok olay son yıllarda daha çok meydana gelmekte. Bir gün bakıyorsunuz vahşi bir cinayet, bir gün bakıyorsunuz iğrenç bir tecavüz olayı, bir gün bakıyorsunuz kahpe bir terör saldırısı...
En son örneğini Sakarya'nın Kaynarca ilçesinde gördük. Dokuz aylık hamile olan yani her an doğurmak üzere olan 22 yaşındaki Suriyeli mülteci bir kadın iki canavar tarafından kaçırılıyor. Bu canavarlar hamile kadına tecavüz ediyor. Daha sonra talihsiz kadın ve yanındaki on aylık masum çocuğu başlarına taşla vurularak canilerce öldürüyor. Şimdi soruyorum. Hak olan nedir? Bu caniler neyi hak etmektedir? İdam, insan haklarına aykırı bir cezaymış. Başlarım öyle insan hakkına? Ulan! Bunlar insan değil, hayvan bile değil... Her canlının yaşamaya hakkı var ama bunlar başka bir şey. Bunlar canavar, bunlar cani... Bunları yaşatmak insan hakkına aykırıdır. Bunları yaşatmak utançtır, vebaldir, günahtır.
Evet, Türk Milleti'nin bir ferdi olarak ben utanıyorum. Mazlumların binlerce yıl umudu olmuş, muhacirlere layıkıyla ensar olmuş Türk Milleti'nin içinden nasıl böyle hain, şerefsiz, vahşi caniler çıkar? Çıkamaz, çıkmamalı, çıkınca anında işi bitmeli...
Canavarın biri iki aylık daha yerinden bile kıpırdayamayan bebeği kaçıracak cinsel saldırıda bulunacak ve yaşayacak öyle mi? Onu asmayan hukuk sistemi kahrolsun...
17 aylık bir bebeğe tecavüz eden canavara mahkeme 20 yıl hapis verdi bu ülkede. Allah aşkına söyleyin. Bu canavar 20 yıl içerde yatıp çıksa sokakta gezse nasıl bir vicdan bunu kaldırabilir? Böyle bir şey nasıl olabilir? 17 aylık bebeğe kıyan nasıl yaşar? Onu yaşatan hukuk sistemi kahrolsun...
Bu ülkenin düşmanlarının taşeronlarından biri gelecek canlı bomba olacak dalacak askerimin polisimin içine ve onları şehit edecek. Sonra o bombacı haine yardım ve yataklık edenler hapis cezasıyla yırtacak. Onları sallandırmayan hukuk sistemi de kahrolsun...
Hainler karakol basacak onlarca askerimi polisimi şehit edecek, anaları evlatsız, kadınları kocasız, çocukları babasız bırakacak. Daha sonra saldırıyı yapan hainler yakalanacak, hapis cezası alacak, biz de vergilerimizle o hainlerin yıllarca içerde beslenmesine vesile olacağız öyle mi? Anasından emdiği sütü burnundan getirmeyen hukuk sistemi de kahrolsun...
Ben tecavüz olayını her suçtan daha aşağılık daha adi daha iğrenç buluyorum. Bana göre tecavüz, askerimize polisimize kıyan vatan hainlerinin işledikleri suçtan bile daha beter bir olaydır. Bu yüzden meydanlarda çoğunlukla vatan hainleri için istenen idam cezasının kapsamını yetersiz buluyorum.
TECAVÜZCÜNÜN, VATAN HAİNİNİN VE VAHŞİCE CİNAYET İŞLEYEN CANİLERİN YAŞAMAYA HAKKI YOKTUR. BUNLAR İÇİN HAK OLAN ŞEY SADECE VE SADECE İDAMDIR...
Türkiye olarak bizİ utanca boğan Sakarya'daki son olay inşallah idamın gelmesi için vesile olur. Allah, Türk Milleti'ne böyle bir utancı bir daha yaşatmasın. Sözlerimi Oğuz Kağan'ın Türklük Duası'nın bir cümlesi ile bitirmek anlamlı olacaktır.
ULU TANRIM!
NAMUSSUZ BİR TÜRK YARATACAĞINA, DÜNYA'YI YIK!
